Heusenstamm Belediyesi evsahipliğinde Türkiye ile Almanya arasından imzalanan İşgücü Anlaşmasının 60. Yıldönümü nedeniyle düzenlenen konser
Erdem Tunçer
20.09.2021
Sehr geehrter Herr Bürgermeister Halil Öztaş,
Sehr geehrter Herr Oliver Quilling, Landrat des Kreis Offenbach,
Sehr geehrte Vertreter der zivilbürgerlichen Vereinigungen,
Verehrte Pressevertreter,
Meine Damen und Herren,
Ich begrüße Sie alle herzlich zu unserem Konzertprogramm und danke Ihnen für Ihre Teilnahme. Ich möchte Bürgermeister Herr Halil Öztaş meinen herzlichen Dank für die Ausrichtung dieser Veranstaltung aussprechen.
Mit Ihrem Verständnis möchte ich meine Rede auf Türkisch fortsetzen. Die Übersetzung folgt.
Sayın Misafirler, Değerli Konuklar,
Hanımefendiler, Beyefendiler,
Heusenstamm Belediyesinin evsahipliğinde gerçekleştirmekte olduğumuz bu anlamlı programda sizlerle bir araya gelebilmekten ötürü büyük bir memnuniyet duyuyorum.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya’nın somut ekonomik ihtiyaçlarına cevap vermek ve kalkınmasına katkı sunmak üzere ülkelerimiz arasında imzalanan İşgücü Anlaşması’nın 60. Yıldönümü vesilesiyle düzenlemekte olduğumuz bu gala konserine hepiniz hoş geldiniz.
Başta Heusenstamm Belediye Başkanı Sayın Halil Öztaş ve sanatçılarımız olmak üzere bu konserin gerçekleştirilmesine katkıda bulunan herkese şükranlarımı sunuyorum.
Değerli Konuklar,
Türkiye ile Almanya arasında 31 Ekim 1961 tarihinde imzalanan İşgücü Anlaşması ülkelerimiz arasındaki ilişkilere muazzam bir derinlik kazandırmış, uzun ve köklü bir geçmişe sahip Türk-Alman ilişkilerinin giderek daha da güçlenmesine önemli katkılar sunmuştur.
Sözkonusu Anlaşma, üzerinden geçen 60 yılda ekonomik boyutu aşan sosyal ve kültürel etkiler de doğurmuş, ilk nesil Türk işçiler ve daha sonrasında onların çocukları ve torunları yalnızca Almanya’nın ekonomik kalkınmasına ve bir refah toplumu haline gelmesine değil, kültürel çeşitliliğe ve ülkede açık toplum fikrinin yerleşmesine de katkıda bulunmuşlardır.
Bugün baktığımızda Almanya’daki Türk kökenlilerin bilim, spor, sanat, siyaset ve iş dünyası gibi birçok alanda önemli başarılar elde ettiklerini görüyoruz.
BioNtech kurucuları Prof. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci’nin hepimizi gururlandıran, sadece Almanya’ya ve Türkiye’ye değil tüm insanlığa fayda getiren bilimsel çalışmaları, eşit fırsatlar verildiğinde Türk kökenlilerin neler yapabildiğinin en güncel kanıtını teşkil ediyor.
Diğer taraftan, İşgücü Anlaşması’nın son 60 yılda Türkiye’ye de önemli ekonomik ve sosyal etkileri olduğunu söyleyebiliriz.
Almanya’da yetişmiş, deneyim ve tecrübe kazanmış insanlarımız ülkemize döndüklerinde iş dünyası, sanat, spor ve akademi gibi faaliyet gösterdikleri çeşitli alanlarda ülkemize değerli katkılarda bulunageldiler.
Değerli Misafirler,
Türk kökenlilerin Almanya'ya yaptıkları katkıları vurgularken, 60 yıllık göç tarihinin zorlu ve kimi zaman karanlık olan sayfalarını da unutmamak gerekiyor.
Bu daha aydınlık bir geleceğe ulaşabilmemiz açısından da elzem bir görev.
Bugüne kadar Almanya’da maalesef 50’den fazla insanımız NSU, Mölln, Solingen ve Hanau cinayetleri gibi ırkçı saldırılarda hayatlarını kaybettiler.
Irkçılık ve yabancı düşmanlığı gibi tehditlerin Türk toplumu tarafından Almanya’nın en önemli güvenlik meselelerinden biri olarak algılandığını biliyoruz.
Bu çerçevede, Türklerin ve diğer birçok göçmen kökenlinin Almanya’da gündelik hayatta maruz kaldıkları ayrımcılık olaylarına karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Ayrıca Almanya’daki insanlarımızın kendi kültürlerini ve kimliklerini korumalarının entegrasyon açısından ve Almanya'da kendilerini evlerinde hissetmeleri bakımından gerekli ve yararlı olduğunun altını çizmek isterim.
Bu bağlamda örneğin Türkçe dil eğitiminin desteklenmesi ve insanlarımızın manevi ihtiyaçlarının arzu edilen biçimde karşılanması önem taşıyor.
Hessen Eyaletinde son yıllarda bu başlıklarda yaşadığımız sorunlar ve tartışmalar konunun muhatabı olan topluluklarla ve Sivil Toplum Kuruluşlarıyla işbirliği ve iletişimin ne kadar gerekli olduğunu da ortaya koyuyor.
Değerli Konuklar,
Almanya’daki Türk toplumunu ülkelerimizin ortak zenginliği olarak görüyoruz.
Bu insani bağın korunması ve güçlendirilmesi önümüzdeki dönemde de başlıca önceliklerimiz arasında yer alacak.
Bu duygu ve düşüncelerle ‘Yaşasın Türk-Alman dostluğu!’ diyerek sözlerime son vermek istiyorum.
Ve hepinizi saygıyla selamlıyor, iyi seyirler diliyorum.
Teşekkürler.
Sehr geehrter Herr Oliver Quilling, Landrat des Kreis Offenbach,
Sehr geehrte Vertreter der zivilbürgerlichen Vereinigungen,
Verehrte Pressevertreter,
Meine Damen und Herren,
Ich begrüße Sie alle herzlich zu unserem Konzertprogramm und danke Ihnen für Ihre Teilnahme. Ich möchte Bürgermeister Herr Halil Öztaş meinen herzlichen Dank für die Ausrichtung dieser Veranstaltung aussprechen.
Mit Ihrem Verständnis möchte ich meine Rede auf Türkisch fortsetzen. Die Übersetzung folgt.
Sayın Misafirler, Değerli Konuklar,
Hanımefendiler, Beyefendiler,
Heusenstamm Belediyesinin evsahipliğinde gerçekleştirmekte olduğumuz bu anlamlı programda sizlerle bir araya gelebilmekten ötürü büyük bir memnuniyet duyuyorum.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya’nın somut ekonomik ihtiyaçlarına cevap vermek ve kalkınmasına katkı sunmak üzere ülkelerimiz arasında imzalanan İşgücü Anlaşması’nın 60. Yıldönümü vesilesiyle düzenlemekte olduğumuz bu gala konserine hepiniz hoş geldiniz.
Başta Heusenstamm Belediye Başkanı Sayın Halil Öztaş ve sanatçılarımız olmak üzere bu konserin gerçekleştirilmesine katkıda bulunan herkese şükranlarımı sunuyorum.
Değerli Konuklar,
Türkiye ile Almanya arasında 31 Ekim 1961 tarihinde imzalanan İşgücü Anlaşması ülkelerimiz arasındaki ilişkilere muazzam bir derinlik kazandırmış, uzun ve köklü bir geçmişe sahip Türk-Alman ilişkilerinin giderek daha da güçlenmesine önemli katkılar sunmuştur.
Sözkonusu Anlaşma, üzerinden geçen 60 yılda ekonomik boyutu aşan sosyal ve kültürel etkiler de doğurmuş, ilk nesil Türk işçiler ve daha sonrasında onların çocukları ve torunları yalnızca Almanya’nın ekonomik kalkınmasına ve bir refah toplumu haline gelmesine değil, kültürel çeşitliliğe ve ülkede açık toplum fikrinin yerleşmesine de katkıda bulunmuşlardır.
Bugün baktığımızda Almanya’daki Türk kökenlilerin bilim, spor, sanat, siyaset ve iş dünyası gibi birçok alanda önemli başarılar elde ettiklerini görüyoruz.
BioNtech kurucuları Prof. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci’nin hepimizi gururlandıran, sadece Almanya’ya ve Türkiye’ye değil tüm insanlığa fayda getiren bilimsel çalışmaları, eşit fırsatlar verildiğinde Türk kökenlilerin neler yapabildiğinin en güncel kanıtını teşkil ediyor.
Diğer taraftan, İşgücü Anlaşması’nın son 60 yılda Türkiye’ye de önemli ekonomik ve sosyal etkileri olduğunu söyleyebiliriz.
Almanya’da yetişmiş, deneyim ve tecrübe kazanmış insanlarımız ülkemize döndüklerinde iş dünyası, sanat, spor ve akademi gibi faaliyet gösterdikleri çeşitli alanlarda ülkemize değerli katkılarda bulunageldiler.
Değerli Misafirler,
Türk kökenlilerin Almanya'ya yaptıkları katkıları vurgularken, 60 yıllık göç tarihinin zorlu ve kimi zaman karanlık olan sayfalarını da unutmamak gerekiyor.
Bu daha aydınlık bir geleceğe ulaşabilmemiz açısından da elzem bir görev.
Bugüne kadar Almanya’da maalesef 50’den fazla insanımız NSU, Mölln, Solingen ve Hanau cinayetleri gibi ırkçı saldırılarda hayatlarını kaybettiler.
Irkçılık ve yabancı düşmanlığı gibi tehditlerin Türk toplumu tarafından Almanya’nın en önemli güvenlik meselelerinden biri olarak algılandığını biliyoruz.
Bu çerçevede, Türklerin ve diğer birçok göçmen kökenlinin Almanya’da gündelik hayatta maruz kaldıkları ayrımcılık olaylarına karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Ayrıca Almanya’daki insanlarımızın kendi kültürlerini ve kimliklerini korumalarının entegrasyon açısından ve Almanya'da kendilerini evlerinde hissetmeleri bakımından gerekli ve yararlı olduğunun altını çizmek isterim.
Bu bağlamda örneğin Türkçe dil eğitiminin desteklenmesi ve insanlarımızın manevi ihtiyaçlarının arzu edilen biçimde karşılanması önem taşıyor.
Hessen Eyaletinde son yıllarda bu başlıklarda yaşadığımız sorunlar ve tartışmalar konunun muhatabı olan topluluklarla ve Sivil Toplum Kuruluşlarıyla işbirliği ve iletişimin ne kadar gerekli olduğunu da ortaya koyuyor.
Değerli Konuklar,
Almanya’daki Türk toplumunu ülkelerimizin ortak zenginliği olarak görüyoruz.
Bu insani bağın korunması ve güçlendirilmesi önümüzdeki dönemde de başlıca önceliklerimiz arasında yer alacak.
Bu duygu ve düşüncelerle ‘Yaşasın Türk-Alman dostluğu!’ diyerek sözlerime son vermek istiyorum.
Ve hepinizi saygıyla selamlıyor, iyi seyirler diliyorum.
Teşekkürler.
Nagihan İlknur Akdevelioğlu
Generalkonsul
Montag - Freitag
08:30 - 13:00 / 14:00 - 17:00
Für Angelegenheiten, die den Reisepass, das Visa, den Wehrdienst, Notariat, Personenstand, Eheschliessungen und Staatsbürgerschaft bestreffen muss über das Terminmodul unter der Internetadresse www.konsolosluk.gov.tr ein Termin vereinbart werden.(Das System erkennt die E-mailadressen mit ‘gmx, web’ Endungen nicht. Daher müssen die E-mailadressen zur Terminvergabe die Endungen ‘hotmail, yahoo, gmail’ haben.
Feiertage 2024
01.01.2024 | 01.01.2024 | Neujahr |
29.03.2024 | 29.03.2024 | Karfreitag |
01.04.2024 | 01.04.2024 | Ostermontag |
10.04.2024 | 10.04.2024 | Ramazan Bayramı-1. Gün |
01.05.2024 | 01.05.2024 | |
09.05.2024 | 09.05.2024 | Christi Himmelfahrt |
20.05.2024 | 20.05.2024 | Pfingstmontag |
30.05.2024 | 30.05.2024 | Fronleichnam |
16.06.2024 | 16.06.2024 | Kurban Bayramı-1. Gün |
03.10.2024 | 03.10.2024 | Tag der Deutschen Einheit |
29.10.2024 | 29.10.2024 | Cumhuriyet Bayramı |
25.12.2024 | 25.12.2024 | 1. Weihnachtstag |
26.12.2024 | 26.12.2024 | 2. Weihnachtstag |
31.12.2024 | 31.12.2024 |
+49 30 56 83 73 099